Bu yazı, fotoğraftaki filolojili eski dostlara ve o fotoğrafı çektiği için karede bulunamayan sevgili Aslı'ya adanmıştır. Her biriyle tanışıklığımız 29 sene öncesine dayanmaktadır. Blogger arkadaşlarımdan 'sokak simidi' için, çok değil, yarına kadar beklemelerini rica ediyor ve üniversiteli eski dostlarımla geçirdiğimiz harika güne atfen yazıma geçiyorum..
Üniversiteden sekiz sınıf arkadaşım ve ikisinin eşleri; son bir aydır planlandığı üzere Cumartesi günü öğleden sonra bize geldiler ve bahçede harika bir tatil günü geçirdik. Yedik, içtik, güldük, söyledik:)) Biraz anılardan dem vurduk, biraz bugünümüzden. Çocuklarımızdan, onlarla ilgili çabalarımızdan ve hayallerimizden. Eşim ve ben emekliyiz ama içlerinde çalışanlar çoğunlukta olduğu için onların emekliliğe dair hayalleri henüz çok sıcak..İnşallah hepsi hayırlısıyla ve sağlıkla o güne ulaşsınlar.
Onlara karaorman pastası , mantolu kuş yuvaları ve ekşi maya ekmeği yaptım. Ama kara orman pastası bu kez böğürtlenliydi. Ev şarabı, ekşi maya ekmeği epey rağbet gördü. Eşim sucuk-ekmek işini üstlendi. Sevgili Gülriz, kendi yaptığı nefis böreklerle geldi sağolsun. Fatoş İstanbul'dan, Işıl Bursa'dan, Sadık da Denizliden geldi. Diğerleri yani Nedim ve eşi Aslı, Gülriz ve eşi Ali İhsan, Gülbin, Müfide, Neşe ve Süheyla ise İzmir'de yaşayan arkadaşlarımız. Biz eşimle bir toplantı tertip etmiş olabiliriz ama eğer davet edilenlerin ciddi bir çoğunluğu gelmese ve iki üç kişiyle yapılsaydı bu buluşma, aynı keyifte olur muydu sizce? Tabii ki hayır. Bir tek arkadaşım bile çok değerli benim için, o ayrı. Ama buluşma kalabalık olunca keyfi de daha fazla oluyor haliyle:)
Keyifli gezimiz bittiğinde Fatoş'la da ayrılık vakti geldi çattı. Sıkı sıkı sarmaştıktan sonra Süheyla onu İzmir metrosu İzban'a bırakmak üzere Karşıyaka'ya götürdü ve ben evime döndüm. Eşim de bizim bölümden mezun ama bizden iki yıl eski bir mezun. Ve bizim dönem mezunlarının bu şekilde zaman zaman buluşmasına acayip gıptayla bakıyor ve kendi döneminden hangi arkadaşına rastlasa, kendilerinin bu işi bir türlü oturtamadığından yakınıyor. O nedenle, buluşma ona da çok iyi geldi. Sağolsun bana çok yardımcı oldu. İçki servisi ve sucuk-ekmek faslı ona aitti ve üzerine düşeni hakkıyla hatta fazlasıyla yerine getirdi. Mutluluk nasıl engellediyse artık, zerre kadar yorgunluk hissetmedik.
En kısa zamanda, evde veya dışarıda, tekrar toplanmayı çok arzu ediyoruz. Canlarım, iyi ki varsınız ve iyi ki geldiniz..Ne iyi ettiniz. Yine bekleriz..
güzel buluşmalarınızın tekrarları dileğiyle ne güzel olmuş canımm yıllar sonra bir araya gelmek:)
YanıtlaSilHaticecim, canım; çok güzel oldu gerçekten. Sizlerle de böyle bir buluşma planlıyorum ama bakalım Yıldız'ın izinli olduğu bir günü denk getirebilirsek inşallah..Sevgiler arkadaşım, sağol..
YanıtlaSilne güzel fotoğraflar ne güzel anılar ne güzel karşılaşmalar bunlar :) tekrarı olsun inşallah...
YanıtlaSilKahva Dükkanı'ndan sevgiler...
Ne güzel vakit geçirmişsiniz:)
YanıtlaSilbayıldım bu buluşmaya harikasınız :) ben de kısa süre önce böyle bir buluşma yaşadım lise arkadaşlarımla harika bir duygu ablam :))
YanıtlaSilLeylacım, Fadişçim, Burcucum; gerçekten tadı damağımızda kalan bir buluşmaydı..Sağolun..Sevgiler..
YanıtlaSilAylincim; yorumunu mail adresimde görüyorum ama nasıl olduysa burada yok. Ama ben yine de nazik ziyaretine cevap vereyim: Eşim de aynen senin gibi gıpta ediyor. O da aynı bölümden mezun ama bizden iki sınıf büyük. Onlar bir türlü becerip de toplanamadılar..O da hep aynı şeyi söylüyor 'gıpta ediyorum' diyor..Sağol canım, güzeldi gerçekten:)
YanıtlaSilSerap'çım,
YanıtlaSilHem senin hem de Ahmet'in elinize, yüreğinize sağlık :) Biraz geç bir yorum oldu, kusura bakma. İş ve ev İstanbul'un iki ayrı yakasında olunca ve de mevsimlerden kış olunca ve ben de fır fır gezince böyle oldu canım arkadaşım. :)
Bi de şu mayayı tutturabilsem :)))
ekmek te yapıcam,simit te daha neler yapıcam...
Sevgilerimle,
Fatoşçum; hep söyledim, yine söyleyeceğim: Sizinle güzeldi o toplantı. İnşallah tekrarlarız..Maya da er geç tutacaktır, merak etme..Azmine hayranım:)))) Yine bekleriz..
YanıtlaSil